Melek Sinem Kaçmaz: ‘Benim İçin Kadın Yönetici Olmak, İlham Veren Bir Lider Olmak Demektir’

4.3.2024 Elektrik Dünyası Dergisi, Röportaj, Melek Sinem Kaçmaz, Mutlusan Electric, Melek Sinem Kaçmaz: ‘Benim İçin Kadın Yönetici Olmak, İlham Veren Bir Lider Olmak Demektir’

700’den fazla çalışanıyla, 50.000 metrekare alanda üretim yaparak Türkiye’nin 81 iline ve dünyanın 5 kıtasında 85’den fazla ülkeye hizmet veren Mutlusan Electric’in Kurumsal İletişim Yöneticisi Melek Sinem Kaçmaz ile kadın yönetici olmanın avantajlarını konuştuk.

Öncelikle sizi ardından da yönetici olduğunuz firmayı tanıyabilir miyiz?

Merhaba, Melek Sinem Kaçmaz ben. Lisansımı İstanbul Bilgi Üniversitesinde Uluslararası İlişkiler bölümünde tamamladım. Ardından Galatasaray Üniversitesinde Pazarlama İletişimi Yönetimi bölümünde yüksek lisansımı bitirdim. Üniversite yıllarında farklı zaman dilimlerinde yurt dışında eğitimler aldım. Amerika, İngiltere ve Kanada gibi anadili İngilizce olan ülkelerde hem dil seviyemi geliştirdim hem de çeşitli sertifika programlarına katıldım. Mutlusan bünyesinde yaklaşık 4,5 yıldır çalışmaktayım. Odak noktamın pazarlama departmanı olmasıyla beraber firmada Kurumsal İletişim Yöneticisi olarak çalışıyorum. Firmamıza faydalı olabilmek adına gelişimin sürekli olmasına önem veriyorum ve kısa eğitimler alarak her zaman kendimi geliştirmeye çalışıyorum. Mutlusan ailesine katıldıktan sonra tüm departmanlarda görev alarak sistemin nasıl işlediğini gördüm. İş kariyerim bu şekilde başladı. Tüm sürece hâkim olabilmek ve pazarı daha iyi tanıyabilmek için en doğru eğitimin her birimde çalışarak ve görerek olduğunu düşünmüştüm. İyi ki bu şekilde yapmışım, çok verimli bir iş planı oluşmuştu benim için. Firmamızı biraz daha anlatacak olursam; Mutlusan, 1983 yılında temellerini Karaköy’de küçük bir dükkânda atmıştır. Babam Mustafa Kaçmaz’ın daha eski yıllardan sektöre girmesiyle beraber başlayan bir hikâye diyebiliriz. İlerleyen dönemlerde amcam Hıdır Kaçmaz’ın büyük destekleriyle birlikte iki kardeş birlikte çok güzel başarılara imza atmış, sektörde sevilen bir marka olmayı başarmışlardır. Küçük bir dükkânda başlayan hikâyemiz, bugün 700’den fazla çalışanıyla, 50.000 metrekare alanda üretim yaparak Türkiye’nin 81 iline ve dünyanın 5 kıtasında 85’den fazla ülkeye hizmet vermektedir. Geniş ürün yelpazemizin içinde başlıca anahtar-priz grubu, pano ve otomasyon, kablo kanalları, endüstriyel çözümler gibi birçok ürün kalemimiz vardır. 2024 yılında da ürün portföyümüze modüler seri, şalt ürünleri, İngiliz sistem, elektrikli araç şarj cihazı gibi birçok yeni ürün eklendi. Şirketimizin ve aile büyüklerimizin hedefleri doğrultusunda, ailenin yeni kuşak ferdi olarak üzerime düşen büyük bir sorumluluk olduğunun farkındayım. Bunun için gün geçtikçe pazarı daha iyi anlayarak ve analiz ederek şirketimize büyük katkılar sağlayacağıma inanıyorum. Büyük hedeflerimiz ve hedeflerim var. Temellerinin böylesine güçlü atıldığı aile firmamızda geleneksel değerlerimizden ödün vermeden, gelişen ve değişen dünyaya ayak uyduracak şekilde yenilikçi yaklaşımları şirketimize kazandıracağıma düşünüyorum. Yıllardır var olan başarı yolunu daha da güzelleştireceğime inancım tam.

Kadın yönetici olmanın avantajları ve dezavantajları konusunda neler söylemek istersiniz?

Açıkçası kadının olduğu hiçbir yerde dezavantaj görmem mümkün değildir. Kadın yönetici demek benim için ilham veren bir lider olmak demektir. İş kariyerimdeki en temel hedefim başarılı bir iş kadını olmak bir yana, ilham veren bir iş kadını olmak benim için anlamı büyük bir olgudur. Kadın yöneticiliğin en büyük avantajı etrafınızdaki kişilere sizin yaptığınız işlerin daha düzenli, daha kontrollü ve daha titizlikle yapıldığı algısını verebilmektir. Kadınlar doğası gereği daha dikkatli ve titiz çalışma prensipleriyle hareket ettiği için bunun avantaj olduğunu düşünüyorum. Yapılan işe daha güven duygusuyla yaklaşılıyor. Öteki taraftan sektörümüz erkek egemenliğinde işleyen bir sektör olduğu için kadın yöneticilerle iletişimde olmak karşı tarafta rahat hissedememe duygusunu açığa çıkarabiliyor. Tabii her kişi için bunu söylemek mümkün değildir. Bazı zamanlarda karşılarında erkek bir çalışan olmasını tercih edebiliyorlar. Bu durum, kadın yöneticiliğin dezavantajı değil de karşı taraftaki kişinin tam olarak oturmayan olgunluk seviyesi ile alakalı bir durumdur. Kadın yönetici ile beraber çalışmanın her zaman büyük katkıları olacağın inancındayım.

Sektörümüzde kadın yönetici sayısının artması için hangi adımlar atılmalıdır?

Kesinlikle önyargıların yıkılması gerekmektedir. Toplumumuzda oluşan cinsiyet rolleri hepimiz için birer etikettir. Bu etiketlerden kurtulmak gerekir. İşe alımlarda, toplantılarda, iş görüşmelerinde kadının potansiyeline gerçek bir yaklaşımla bakılmalıdır. Bir diğer önemli ölçüt ise bilinç düzeyinin artması gerekiyor. Artık eski ve ilke bakış açısı değil, yeni perspektiflere ihtiyaç var. Kimse kategorize edilmemeli. İş hayatı profesyonellik gerektirir. Bunun için önyargılardan, kalıplaşmış düşüncelerden, etiketlerden kurtulmak lazım. Herkes kendini eğitebilmeli, farklı bakış açıları kazanmalı. Profesyonellik ayrım kabul etmez. Yetkinlik ve beceriye bakar. Kişinin kendi yetkinliği ve becerisi yüksek oldukça iş hayatında başarılı olmama şansı yoktur. Kadın yöneticiliğin sayısının artması için bu çerçevelerde yaklaşım sergilenmelidir. Kapsayıcılık ilkesi ile yönetim olmalı, bu durumu teşvik edecek kişilerle yola çıkılmalıdır.

Kadın bir yönetici olarak şirket çalışanlarınızdan aldığınız tepkiler ne yönde öğrenebilir miyiz?

Açıkçası bu soruya tam net cevap verebilir miyim bilemiyorum ama kendi gözlemim olarak şunu dile getirebilirim; çok olumlu bir yaklaşımla karşı karşıyayım. İş arkadaşlarımızla iletişimim oldukça kuvvetli ve sevecen desem yanlış olmayacaktır. Eğer kapım, her iyi bir olayda veya her sorun olduğunda çalınıyorsa bence bu olumlu bir şeydir. İyi ve kötü günde derler ya onun gibi diyebiliriz. Herkesle güzel bir sohbetim vardır. Açıkçası bu şekilde olması için hiç ekstra bir çabam yok. Yalnızca kendim olmayı tercih ediyorum. Elbette sınırlar ve çizgiler olacaktır ama bu durum makul seviyede ve olması gerektiği gibi işlemektedir. Samimiyet ve mesafe. Bu iki yaklaşım olduktan sonra çok sağlıklı iş arkadaşlığı ilişkileri kurulabilmektedir. Kadın yönetici olarak da çalışma arkadaşlarımın bana olumlu bir yaklaşım sergilediklerini düşünüyorum.

Son olarak kadın yönetici olmak isteyenlere ne tür tavsiyelerde bulunmak istersiniz?

Eğitim, eğitim ve eğitim. Hayatımızın her noktasında unutmamız gereken bir şey var; bilgi güçtür. Bilgiye sahip olan kimse başarıdan uzak duramaz. Her kadın yönetici olmak isteyene kendilerini geliştirmelerini ve bu gelişimin uzun soluklu olması gerektiğini söyleyebilirim. Benim düşünceme göre yönetebilmek başlı başına yeterli olan bir olgu değildir. Yönetici ve lider kavramlarının karşılığı farklıdır. Yönetici olmak mevcut düzeni ve sistemi korurken, lider olabilmek öncelik alarak yeniliklere ayak uydurabilmektir. Dolayısıyla her kadın yönetici lider bakış açısıyla iş disiplinini yürütmelidir. Sözlerime ilave etmek istiyorum; iş hayatınızdaki cam tavanlarınızı yıkıp geçin. Önünüzde hiçbir engel olmadığına, sizlerin ne kadar güçlü olduğuna ve dokunduğunuz her noktayı çok güzelleştireceğinize inanın. Önce siz kendinize inanın ve güvenin, gerisi çok daha kolay olacaktır. Elektrik Dünyası dergisi vesilesiyle siz değerli kadınlara eşit, özgür ve mutlu bir gelecek diliyorum. Günümüz kutlu olsun, iyi ki varız sevgili kadınlar!