Türkiye’deki Potansiyel İş Gücü Cobot’lar İle Efektif Hale Geliyor: Güvenli İş Ortamları, Çalışan Memnuniyetini Artırıyor

6.2.2023 Elektrik Dünyası Derigsi, Haber, Universal Robots, Özgür Gök, Türkiye’deki Potansiyel İş Gücü Cobot’lar İle Efektif Hale Geliyor: Güvenli İş Ortamları, Çalışan Memnuniyetini Artırıyor

Şirketler, tekrar eden ve manuel yapılan işler, tehlikeli iş ortamları, geleneksel üretim ortamlarında çalışma zorluğu, verimlilik sıkıntıları nedeniyle nitelikli çalışan bulma konusunda zorluk yaşıyor. Robotik otomasyonun gelişimine öncülük eden Universal Robots cobot çözümüyle, tekrarlayan ve yaralanma riski bulunan iş süreçlerinde rol alarak, insan gücünün nitelikli bir şekilde kullanılmasına olanak sağlıyor.

Birleşmiş Milletler’in (BM) açıkladığı son nüfus verilerine göre 20. yüzyılın ortalarında hızla artan nüfusun yavaşlama seyrinde olduğu ifade ediliyor. BM verileri Avrupa nüfusunun her geçen gün daha da yaşlandığını gösterirken, 2050 yılına kadar 91 milyon çalışma çağındaki insanı kaybedeceği ifade ediliyor. Dünya genelinde her 4 işverenden 3'ü yetenekli iş gücü bulmakta zorlandığını kaydediyor. Yetenek açığının yüzde 71 olarak ölçüldüğü Türkiye ise 40 ülke arasında 29. sırada yer alırken, imalat ve üretim sektöründeki yetenek açığı yine ilk sıradaki yerini koruyor. Bu zorlukları ortadan kaldırmak isteyen şirketler, monoton ve tekrarlayan fiziksel işleri hem de çalışanları zorlayan yaralanmalarına sebep olan görevleri otomasyon ile çözmeye yöneliyor.  Universal Robots tarafından üretilen iş birliğine dayalı robotlar, birçok avantajı bir arada sunuyor. Bir yandan çalışanları tehlikeli, riskli zorlu ve tekrarlayan yaralanmalara neden olabilecek işlerden koruyan bu endüstriyel robot kolları,  hızlı yatırım geri dönüşü sağlayarak, yıllarca bakım gerektirmeden çalışabiliyor.

“Uzmanlık daha katma değerli işlerde kullanılabiliyor”

Universal Robots tarafından üretilen iş birliğine dayalı robotların dünya genelinde on binlerce küçük ve orta ölçekli üretim tesisinde kullanıldığının altını çizen Universal Robots Türkiye & MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, İşletmelerin güvenlik riski, maliyet, programlama zorlukları, kaplanılan geniş alanlar ve enerji tüketimi vb. nedeniyle robotlara karşı çekinceleri cobot’lar yardımıyla aşılıyor. Konvansiyonel robotlar işletme personeli ile arasında risk analizlerine bağlı olarak herhangi bir güvenlik bariyeri olmadan kurulmadan, rahatlıkla üretim ünitesine entegre edilebiliyor. Böylelikle tekrarlayan, emek zor yoğun ve ergonomik olmayan işleri çalışanlardan devralarak çalışanlara uzmanlık ve becerilerini daha katma değerli işlerde kullanmaları için imkân sunuluyor. İş gücü sıkıntısının yaşandığı en kritik zamanlarda dahi hayatın normal akışında devam etmesine destek oluyor.  Hafif ve kompakt yapısıyla en zorlu alanlara dahi taşınabilen cobot’lar, bu sayede insanların kaza ve meslek hastalığı riski düşük alanlarda çalışmasına olanak tanıyor” şeklinde konuştu.

“Çalışanları tehlikeli ve riskli işlerden kurtarıyoruz”

Universal Robots’un müşterilerine sunduğu UR Akademi aracılığıyla sağlanan güvenlik rehberi UR ​​Destek aracılığıyla sunulan çok sayıda güvenlik bilgi kaynağına kadar, güvenlik konusuna her zaman çok büyük bir önem verdiğini aktaran Universal Robots Türkiye & MEA Ülke Müdürü Kandan Özgür Gök, İş kazaları ve yaralanmalarına karşı alınabilecek en etkili yöntemlerden biri kolaboratif robot kullanmak. İnsanla birlikte çalışan ve tüm zorlu işleri üstlenen cobot’lar ile hem nitelikli insan iş gücü kazanılıyor hem de olası yüksek maliyetli iş kazalarının önüne geçiliyor. Cobot’ların kullanıcı dostu, kolay programlanabilir olmaları ve KOBİ’ler için kolayca entegrasyon sağlaması en avantajlı yanlarıdır. Bir yandan çalışanları tehlikeli, riskli zorlu ve tekrarlayan yaralanmalara neden olabilecek işlerden koruyan bu endüstriyel robot kolları, düşük işletme maliyetleri ile hızlı yatırım geri dönüşü sağlarlar ve yıllarca bakım gerektirmeden çalışabilirler. Güvenlik standartları uluslararası olarak oluşturulmuştur ve TÜV Nord tarafından bağımsız olarak sertifikalandırılmıştır” dedi.

“Nitelik ön planda değerlendiriliyor”

Bir işleme tezgâhına kurulacak bir cobot’un hem iş gücü eksikliğini hem de düşük verimde makine kullanımını çözdüğünü vurgulayan Gök konuşmasına şöyle devem etti: Bu da çifte kazanım anlamına geliyor. Tekrarlayan görevleri otomatikleştirmek ve nitelikli çalışanları daha yüksek değerli görevlere atamak mümkün. Süreçlerin otomatikleşmesi kapasiteyi artırabildiği ve çalışan memnuniyetini, sürdürülebilirliğini sağladığı gibi maliyetlerin de azalacağı anlamına gelmektedir.