2001’den Bugüne Dolar Kuru
1.2.2022
Ocak yazımda belirttiğim gibi Amerikan Doları'nın ülkemiz piyasasındaki durumunu son yirmi yılı değerlendirerek anlatacağım. 2001'den bu yana yaşanan önemli olaylara değinerek adım adım inceleyelim.
1- 2001 küresel ekonomik buhran; bu kriz ile beraber ülkemizdeki yabancı yatırımcılar hızla ülkemiz piyasalarını terk etmeye başladı. Bundan dolayı ülkemizde piyasanın döviz talebini karşılayacak dolar kalmadı ve arz talebi karşılayamayınca çok hızlı bir kur artışı gerçekleşti. Dönemin hükümeti duruma sabit kur rejiminden, dalgalı kur rejimine geçerek müdahale etti. Merkez Bankası tarafından 684 bin TL’ye sabitlenen kur, dalgalı rejime geçilmesiyle beraber, siyasal karışıklığın da etkisi ile 1,2 milyon TL’ye yükseldi.
2- Aynı yıllarda iflas eden bankalar ve üç haneli enflasyon çıktı karşımıza. 2002’de AKP iktidarı devraldı ve katı bütçe disiplini ile krizle mücadele ederek ekonomiyi iyileştirmek için ciddi adımlar attı. 2005 yılının başında ülkemiz para birimine tekrar itibar kazandırabilmek adına TL’den 6 sıfır atıldı.
3- Yine 2005 yılının Ekim ayında Türkiye ilk kez AB’ye tam üyelik için müzakerelere başladı. Globalleşme yolunda çok önem arz eden bu durum ekonomiye de olumlu yansıdı. 2001 yılında ülkemizden kaçan yabancı yatırımcı stopaj yükününde kalkmasının ardından daha hacimli olarak geri gelmeye başladı. 2008 yılının Ağustos ayında dolar kuru 1,15 TL’ye kadar geriledi.
4- 2008 yılının son çeyreğinde ABD’den yayılmaya başlayan ekonomik kriz, 2009 yılının başlarında Türkiye’yi de ciddi anlamda etkilemeye başladı. O dönemden hafızalara kazınan ‘kriz ülkemizi teğet geçecek’ çıkışı, gelişmiş ülkeler ile kıyasladığımızda hak verebileceğimiz bir çıkış olsa da ülke ekonomisi daraldı ve kur Mart 2009’da 1,80 TL bandına yükseldi.
5- On yılı aşkın süredir AKP iktidarı ile 2 TL nin altında kalan dolar kuru gezi olaylarının patlak vermesi ve ekonomik istikrara olan güvenin sarsılması ile 2013 yılında ilk kez 2 TL sınırını aşmış oldu.
6- 07.06.2015 ülkemizde gerçekleşen genel seçim sonrası iktidar ilk defa meclis çoğunluğunu kaybetti. İktidar ve muhalefet partileri koalisyon hükümetini uzun süren çabalara rağmen kuramadı ve erken seçim kararı alındı. Yönetimdeki belirsizlik durumu 2015’in Ağustos ayında kurun 3 TL’yi de aşmasına sebep oldu.
7- 15 Temmuz hain darbe girişimi sonrası ilan edilen OHAL durumu, piyasaları tekrar belirsizliğe sürükledi. ABD Merkez Bankası’nın 2008 Mortgage krizinde piyasaya sürdüğü doları tekrar geri çekmeye başlaması ile beraber kur 3,5 TL’yi de aştı ve Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ‘yastık altı dövizleri bozdurun’ cümlesi hafızalara kazındı.
8- 2018 yılının Ağustos ayında casusluk suçlaması ile ABD kökenli Rahip Brunson tutuklandı. ABD’nin sert tepkileri ve ekonomik yaptırım söylemleri ile kur 4,5 TL bandından, 7,20 TL seviyesine geldi.
9- 2020 yılına geldiğimizde gündemde Merkez Bankası başkanı vardı. Hükümet ile faiz-enflasyon-kur ilişkisine bakış açıları aynı olmayan MB Başkanı görevden alındı. Yeni gelen başkan Murat Uysal 9 kere üst üste faiz indirimi yaptı. Bu indirimler uzun bir süre TL’yi destekledi ancak Ekim 2020’deki toplantıdan çıkan faizi sabit tutma kararı, piyasaların beklediği faiz artışı ile örtüşmeyince TL tekrar değer kaybetmeye başladı.
10- 2,5 sene içerisinde MB Başkanı 4 kere değişti. Bu durum yabancı yatırımcının güvenini ciddi anlamda sarsarken, yerli yatırımcıda artık piyasalara daha temkinli yaklaşıyordu. 2021 Eylül ayında 8,60 seviyesinde olan kur, yine Eylül ayında gerçekleşen 100 baz puanlık faiz indirimine sınırlı tepki verse de Ekim ayında gerçekleşen 200 baz puanlık indirime sert tepki verdi ve 9,50 seviyesine kadar yükseldi.
11- 23 Kasım ‘Kara Salı’; TL Amerikan Doları karşısında tarihin en sert düşüşlerinden birini yaşadı. MB’nin ‘dalgalı kur rejimi altında kur seviyesine ilişkin bir taahhüdümüz yoktur’ açıklaması piyasalarda kötü bir algı yarattı ve kur 13,50 seviyesinin üzerine çıktı.
12- 2021’in Aralık ayında hızlı bir şekilde 18 bandına kadar yükselen kur, ekonomi yönetiminin ortaya çıkardığı yeni enstrümanlar ve kar satışları ile beraber 10 TL seviyesine, yükselişinden çok daha hızlı bir şekilde geri geldi ve bu günlerde MB’nin de alışkanlık haline getirdiği müdahaleleriyle 13-14 aralığında seyrediyor.
Ekonomide istikrar çok önemlidir. Yatırımcının yatırım kararı alırken ilk baktığı şey öngörülebilirliktir. Öngörülemeyen karar ve hareketler tarih boyunca ülke ekonomilerine çok zararlar vermiştir.